24 Ekim 2016 Pazartesi

BİR KIZIM OLSUN ADI '' PIRIL '' OLSUN




İnsanoğlu işte,  ister istemez hayaller kuruyor , düşüncelere dalıyor ama bu kurduğu hayallerin, gerçekleştirmek istediği düşüncelerin, hikayesini  dinlediğinizde,  ilerde gerçekleşmesini istediği hayaller ve düşüncelerinin geçmişi , yine eski hikayelere veya anılara takılıyor,,,
Benimde diğer insanlar gibi,  gerçekleşmesi zor olsa da, bir hayalim, bir düşüncem ve bir isteğim var ve bu hayali kurmama  sebep olan hikaye, bundan dört sene önce yaşadığım bir olaydan etkilenmem sonucu  ortaya çıktı, içimde gerçekleşmesini  istediğim şey,  ilerde bir kızım olsun  adı ‘’ Pırıl ‘’ olsun istememe neden oldu,,,
Bu aklımdan çıkmayan olay,  bundan dört sene önce,  Ocak ayında,  Atatürk hastanesinde  gerçekleşti. Annem hastanede yatıyordu,  aslında her şey yolunda gidiyordu, hasta odasında Annemle sohbetler ediyorduk ve Annem hastane odasında sıkılmıştı artık, doktorlar her seferinde,  odaya vizite geldiklerinde, Annem  taburcu olmak istediğini ve artık eve gitmeyi istediğini söylüyordu ve doktorlar her seferinde,  bir tahlil sonucunu,  bir tetkik sonucu bahane edip, tabiri caizse sallıyorlardı, en sonunda Annem dayanamadı ve ağlamaklı bir şekilde doktorla konuştu,,,
Annem;   ‘’ Ne olur evime gidiyim, kaç haftadır buradayım, hiç değilse evime gidiyim, güzelce yıkanıyım, üstümü falan değiştiriyim, hastanenin kokusundan sıkıldım artık dedi, söz ertesi gün geri geleceğim,  bir gün dahi olsa izin verin, ne olur dedi,,,
Doktor; Tamam teyzeciğim, yarın vizitten sonra konuşur evine gönderirim ben seni dedi,,,
O gün ufakta olsa, yüzünde bir tebessüm oluştu, yarın akşam sonunda evime kavuşacağım hayaliyle uymak istedi, çünkü uyanıp kalktığında sabah olacak ve akşam evine gidecek düşüncesiyle yatağına yattı, ama ne yazık ki olmadı, gece saat  üçte kanaması başladı ve kanamayı durduramadılar, acile indirdik, kan takviyesi falan derken,  film tam o günden sonra koptu, bir gün önce sohbet ettiğimiz, yarın eve gideceğim hayaliyle yüzünde tebessüm oluşan  Annem, ne yazık ki, artık konuşamıyordu. Odamıza geldik ve Annemin üstü batmıştı ve biz Annemi odasında yıkadık ve biz yıkayıp üstünü değiştirdikten sonra, ilk sözü şu oldu ;
Annem;  Oğlum ‘’ Pırıl, Pırıl ''oldum değil mi? Dedi ve yine sustu,,,
Gözlerim doldu ama yanında ağlayamadım ve cevap verdim, evet Anne, evet,  pırıl, pırıl oldun.  Belki anladı veya hissetti üzüldüğümüzü, cevabımdan sonra, yine yüzünde kısa sürelide olsa bir tebessüm oluştu. Evine gidip yıkanıp, rahatça yatağında uzanıp, dinlemeyi düşünen Annem. O günden sonra, bir daha, kendi, kendine yıkanamadı.  Annemin o sözünün üstünden tam dört yıl geçti ama söyleyiş şekli, sesi, hâlâ kulağımda ve  gözümde hep canlanıyor, vefatından sonra, aklımda o kadar çok anı, hikaye olay var ki, yaşadığımız bu olay aklıma geldiğinde  kendi kendime dedim ki ;
Bir kızım olsun adı ‘’ Pırıl ‘’ olsun.