22 Aralık 2015 Salı

#HAYALDE #OLURDA #HAYATTA #OLMAZ


İnsanoğlu işte, hayallerinde mutlu olduğunu düşünüyor ama gerçek hayatta olmuyor ama insanın hayal dünyası o kadar geniş ki, gerçek hayata dönüş yaptığında işin rengi değişiyor, mesela loto oynadığında, büyük ikramiye kendine çıkarsa diye başlayıp hayaller kuruyor, çekilişe yakın yukarıya oynuyor işte. Allah’ım, dört kişiye çıksın, herkes nasiplensin, orada bile, pintilige oynuyor, dört kişi sayısını, beş, on diyemiyor, neyse çekiliş sonuçlarına bakarken, ilk sayı tutmadığını gördüğünde, bari bir ev parası deyip beklentiyi düşürüyor, en son sadece iki sayı tutturduğunu gördüğünde, bari üç bileydim de yatırdığım parayı kurtarsaydım diyor.


Tabi bu hayal dünyasını benim kadar kullanan yoktur, hem maddi, hem de manevi olarak ama sonuç sözdeki gibi ‘’ Hayalde olur da hayatta olmaz ‘’ tarzına uygun bitiyor. Bazen seninle ilgili hayaller kuruyorum, el eleyiz, saçlarını okşuyorum, o kadar çok şeyi yanımdaymışsın gibi, hayalimdeki sana anlatıyorum ki, bir nevi içimi döküyorum. İşte benimkisi de hayal sadece kendimi avutuyorum, hayatta olmaz işte. Gece uyurken hayal kuruyum diyorum ve hayal kurmam bittiğinde, bir bakıyorum, hayalimdeki kişiler gerçek hayatımda yoklar. Yine de uymadan önce, rüyama senin girmeni istemediğimi söylüyorum, bugüne kadar seninle ilgili hayallerimde hiçbir tane kötü düşündüğüm, en ufak bir tartışmaymış, kavgaymış, üzüldüğüm, hayalde olsa, beni üzdüğün bir hayalim olmadı, hep pozitif düşündüm ama gerçek hayatta canıma okudun. İnternette okuduğum bir söz duygularıma tercüman oldu diyebilirim. ‘’Konuşmuyor olabiliriz, birbirimizi görmüyor olabiliriz, dokunmuyor olabiliriz. Ama elimiz kalbimize dokunduğunda, bileceğiz ki ;o kalbin içinde, içimizden çıkartamayacağız bir gerçek var.’’ Tabi anlayana. Şu sözlerle bitiriyim ; Hayalde olur da, hayatta olmaz dediğiniz ne varsa benim olmadı ama sizin. Hayalde olur da, hayatta olmaz dediğiniz ne varsa, her şeyin olması dileğiyle…

#KIRILDIKÇA #İÇİMİZE #KAPANDIK #BUNUN #ADINADA ‘’ #SEN #DEĞİŞTİN ’’ #DEDİLER

Hiç ummadığınız insanlar, sizinle işleri bittiği zaman, kullanamadıklarında, size değiştiğinizi söylerler. Aslında siz hep aynısınızdır ama siz affettikçe, değer verip, kıyamadıkça, üzülmesin diye sustukça, tabiri caizse, sizi kek görüp yemeye çalışıyorlar. Ardından sizin en kötü gününüzde bile, halen kendini düşünüyorlar, belki sizi kırdığının farkında değil, belki de kırmaktan zevk alıyordur, bilemem ama şunu biliyorum, işlerine gelmediğinde en kısa yol kestirip atmak, bunun adına da ‘’Sen değiştin‘’ der geçerler…

Zaman, zaman bu tür insanlarla karşılaşanlar olmuştur, benimde oldu, hatta kısa bir özet geçecek olursam; Çok değer verdiğim insanlar oldu, bunların çoğu bana ‘’Sen değiştin’’ dediler. Değişen ben değildim aslında, hayatın vermiş olduğu yük bana biraz ağır geldi bunun yanı sıra, hiç ummadığım, gözümden sakındığım, uğruna bir sözüyle her şeyi yapacağımı bilmesine rağmen, hayatımdaki özel kişiler dahi, yükün ağır olduğunu bilmelerine rağmen, beni hep kırdılar, onlar kırdıkça, ben biraz daha kendimi kapattım, daha sonra kullanabilecekleri bir Muhammed görmedikleri için, bende içime kapandıkça söylenecek en meşhur söz söylendi ‘’Sen değiştin’’ dediler.

Sonra nemi oldu, kafamı biraz kaldırıp, iyi niyet göstermeye tam başlayacakken, düşene de bir tekmede sen atacaksın sözüyle hareket ederek, düştüğüm yerden kaldırmamak için, sırasıyla, ellerinden geleni yaptılar, Hatta bir çok söz ve laf işittim ama en çok değer verdiğim insanın sözü, en son söz oldu, acırsan acınacak hale düşersin sözüyle karşılık vermeyi düşündüm ve ona denk geldi, bana dedi ki, ellerini gösterip, aramızda beş bağ var, bunun dördü koptu, kaldı bir, bu kalan bir bağı, kopartmakta, tutmakta sana kalmış dedi. Gerçekten zeki biriydi ( 5-4 =1) dediğinde, o birinde gittiğinde sıfır kalacağını bilmesi güzeldi, o an, matematiği kuvvetli olduğu için, onu orada alkışlamak istedim ama yapmadım, şimdi diyorsunuzdur, sen dayanamamışsındır, kesin bir şey yapmışsındır, evet yaptım, söylediği sözle alay etmek için, en iyi bildiğim şeyi yaptım, yani yazdım. Yargısız infaz yaptığı için, kullandığı sözleri içeren, Hakim bey adlı küçük bir oyun yazdım ve sosyal medyada paylaştım. Sonuç ne oldu derseniz, mesaj yerine ulaştı, paylaşımımdan hemen sonra soluğu yanımda aldı ve alay ettiğimi anladığını söyledi. Sonuçta yaptığım şey için üzgündüm ama hani o kalan bir bağ vardı ya, ona, o zevki yaşatmamak için, o kalan bir bağı da, o skeçle beraber ben koparmış oldum. Şöyle geriye dönüp baktığımda, keşke benim başımdan, yaşadığım zorlu süreçler geçmeseydi de, ben içime kapanıp, kendimi kapatmasaydım, benim gerçekten değer verdiğim, arkadaşlığı, dostluğu göstermeye devam etseydim, onun arkadaşlığı, dostluğu sahteymiş ama yine de menfaatleri içinde olsa, onun gözüyle gördüğü, o beş bağ kopmasaydı demek isterdim. Ama keşkelerle, meşkelerle olmuyor, şunu tüm içtenliğimle söyleyebilirim ki. Ben, o gün neysem, bugünde aynıyım, sadece… Kırıldıkça içimize kapandık, bunun adına da ‘’SEN DEĞİŞTİN’’ dediler…..